Beyninizi Harekete Geçirecek 5 Yöntem

“Bir insan olduğundan daha akıllı hale gelebilir mi?”, “Daha stratejik kararları kısa zamanda ve en doğru şekilde almaya başlayabilir mi?” gibi soruların yanıtlarını vermek daha doğrusu uzmanların bu konudaki görüşlerinizi paylaşmak için özel bir yazı hazırladık. Yaratıcılığınızın önündeki engelleri kaldıracak ve potansiyelinizi açığa çıkaracak basit ama etkili yöntemler karşınızda…

Elle Yazın

Şöyle ki, teknolojinin gelişmesiyle birlikte cep telefonlarımızı, tabletlerimizi ve bilgisayarlarımızı not almak için kullanmaya başladık. Aslına bakarsanız elle yazmaktan çok daha pratik ve oldukça kolay olan bu yöntemleri hızla benimsedik. Ancak elle yazmak beynimizi daha çok kullanmamıza yol açıyor. Elle not aldığımız zaman beyin; dil ve düşünme merkezlerini kullanmaya başlıyor, bunun sonucunda ise hafıza merkezi uyarılıyor. Beynin farklı bölümlerinde ışıklar yanıp sönüyor ve yazdıklarınızla beyniniz arasındaki köprüler bir bir inşa ediliyor. Bu nedenle yazarak çalışan öğrenciler, sınavlarda daha başarılı oluyor!

Sadece İyi Fikirler Bulmaya Odaklanmayın

İyi fikirleri bulmanın yolu iyi fikirler bulmaya odaklanmamaktan geçer. Önemli olan fikir bulmanız ve kendinizi sınırlamamanızdır. Bulduğunuz bir fikrin iyi olup olmadığını değerlendirebilmek için farklı fikirler bulmaya ihtiyacınız olur. Böylece kıyaslama yapabilirsiniz. Sadece iyi olduğunu düşündüğünüz fikirlere odaklanmak zaman içerisinde sizi köreltir ve üretkenliğinizi azaltır. Fikir bulun, fikir üretin en son aşamada ise hangi fikrin iyi olup olmadığına karar verin. Sıralamayı değiştirirseniz iyi olup olmadığını sorgulayacağınız bir fikir dahi bulamayabilirsiniz.

Önerilen İçerik: İş Fikrinizi 3 Adımda Test Edin

Probleminizi Dile Getirin

Gün içerisinde birçok sorunla karşılaşırsınız; bazılarını ise çözmekte güçlük yaşarsınız. Bu gibi bir durumda sorununuzu kafanızda döndürmek yerine kelimelerle ifade etmeye çalışın. Sorununuzu yüksek sesle kelimelere döktüğünüz zaman sorunu beyninizde organize etmiş olursunuz. Bu durum size büyük bir avantaj sunar çünkü sorunun özünü keşfedebilirsiniz. Sorununuzu sadece dile getirdiğiniz zaman sadece beyninizi çalıştırmakla kalmaz çözümü de fark edebilirsiniz.

En Kötü Senaryoya Odaklanın

Şirketler ya da bireyler yeni bir plan yaptıklarında sürecin olumlu sonuçlanacağını umut ederler. Elbette başlarına terslik geleceğini de düşünürler fakat tüm kötülüklerin onları bulabileceği fikri çok da mantıklı görünmez. Siz bir plan yapacaksanız her zaman en kötü senaryoların gerçekleşeceğini düşünerek ilerleyin. Sürecin tamamen başarısızlıkla sonuçlanacağını düşünün ve adım adım karşılaşmanız muhtemel olumsuzluklara odaklanın. Böylelikle bakış açınızı değiştirebilirsiniz. Önlemleri en başından almanızı sağlayan bu teknik ile beklenmedik sürprizlere karşı çok daha hazırlıklı olursunuz.

Performans Endişelerinizi Enerjiye Dönüştürün

İş yerinizde performansınızın da enerjinizin de yüksek olmasını isterseniz. Fakat enerjiniz yükseldiğinde stresle de aynı zamanda boğuşmayı tercih etmezsiniz. Sorun şu ki, adrenal beziniz enerjiye ihtiyaç duyduğunuz ve endişelendiğiniz zamanları birbirinden ayırt edemez. Doğal olarak endişeniz arttığında enerjiniz de yükselir; enerjiniz yükseldiğinde endişeniz de artar. Enerjinizin yükseldiği zamanlarda endişelenme potansiyeliniz artacağı için; bu zaman dilimlerini düşünerek değil faaliyete geçerek değerlendirin. Örneğin bir sunum yapmanız gerekiyorsa sunumun nasıl geçeceğini hayal edip endişenizi arttıracağınıza, neler söylemeniz gerektiğine odaklanın.

Önerilen içerik: Zamanı Değil Enerjinizi Yönetin