Franchising, Neden Düşündüğünüz Kadar Kolay Değil?

Franchise almak, küçük bir işletme açmanın kolay ve daha risksiz bir yolu olarak görülebilir. Ödediğiniz franchise bedeli karşılığında kendi işletmenize büyük bir marka satın almak avantajlı bir yol ancak franchise sistemininde kendine has bazı dezavantajları bulunuyor. Amerika merkezli Small Business Administration tarafından yapılan bir araştırmaya göre 2004 ile 2013 yılları arasında SBA’nın kredi portföyünde en kötü performans gösteren 10 şirketin 3’te 1’ini franchise şirketler yer alıyor. Bu firmaların tüm kredi talebi kredi almaya çalışan işletmelerin istediği miktarın %25’ini oluşturuyor. Yapılan açıklamaya göre bu sebepten SBA 121 Milyon dolar zarar etti. Bunların arkasında girişimcilerin de bazı hataları bulunuyor.

Girişimcilerin Yanlışları

Franchise finansman anlaşmaları üzerinde bazı eksiklikler yer alsa da girişimciler de bazı büyük hatalar yapıyor. Franchise sahibi olmak isteyenler işletmelerini oluşturmak için çok fazla para harcıyor ve bunun büyük bir bölümünü banka kredileri ile gerçekleştiriyor. İşletme kurulduktan sonra hizmet vermeye başladığında yeterince sermaye kalmıyor ve böylece kredilerin geri ödemelerinde problem yaşanıyor. Bir franchise almak için 50.000 dolar ile 250.000 dolar arasında para gerekiyor. Bazı girişimciler başarılı olduktan sonra işletmelerini başkasına satarak elden çıkarıyor ve kendileri için kazanç sağlıyor.

Gidişat Olumlu

Büyük durgunluktan bu yana yaklaşık 90 yıldır franchising sistemi kendi ayakları üzerinde durmak isteyen insanlar için ilgi çekici bir alternatif olarak öne çıkıyor. Ancak bu durum sürdürülebilir olmaktan çıkabilir. Endüstri istatistiklerine bakıldığında yeni açılan franchiseların sayısının yer aldıklar endüstrinin büyüme oranlarına bakıldığında çok fazla olduğu görülüyor. Uluslararası Franchise Birliği tarafından yapılan açıklamaya göre sadece Amerika’da 750.000’den fazla franchise yer alıyor. Sistem bu kadar büyürken bu sistemi korumak ve büyümesini sağlamak için çeşitli adımlar atılıyor. Bu adımlar hem marka hem de franchise sahibinin durumunu kolaylaştıracak ve finansal açıdan sağlam birimler oluşturmak amacıyla atılıyor.

Markaların Çözüm Arayışları

Markalar, kendileri için son derece avantajlı olan bu sistemi korumak için çeşitli yollara başvuruyor. Bu kapsamda en ilginç olan uygulamalardan birisi de Domino’s Pizza’nın girişimciler için bazı pilot bölgelerde yaptığı uygulamalar. Domino’s, franchise almak isteyen girişimcilere kapılarını sonuna kadar açıyor ve bu işi işletmecileri çalıştırarak yapıyor.

Franchise almak isteyen girişimciler isterlerse ilk olarak bir sene boyunca belirlenen bir Domino’s şubesinde yöneticilik yapıyor. Staj gibi düşünülen bu programda franchise adayları bir frranchise yönetiminin nasıl olduğunu bir sene boyunca yakından görüyor ve buna göre karar veriyor. Bu program sonucunda yoluna devam etmek isteyen girişimciler franchise ücretini ödeyerek kendi işletmelerine sahip oluyor. Bu program bünyesinde yer alan işletmecilerin, franchise hayatlarında şimdilik daha başarılı oldukları görülüyor. İşletmecileri özellikle risk almadan önce yaşabilecekleri potansiyel problemleri görmesi ve çözüm yollarını öğrenmesi onların kendi işletmelerinde daha başarılı olmasını sağlıyor.