Son dönemlerin en sık tercih edilen işleri arasında yer alan kültür mantarı yetiştiriciliği, çok fazla sermayeye gerek duyulmadan başlanılabilmesinin yanı sıra girişimcisinin herhangi bir deneyime sahip olmasını da gerektirmiyor. Yüksek kazanç elde etme olanağı vermesi ve evde yetiştirilmesinin mümkün olması yatırımcıların kültür mantarı yetiştiriciliğine karlı iş fikirleri arasında öncelik vermesine neden oluyor. Ayrıca devlet destekli olarak verilen kültür mantarı yetiştiriciliği kursu girişimcilere yetkinliklerini artırma fırsatı veriyor. Kültür mantarı yetiştiriciliği işine yatırım yapmak isteyen girişimciler mantar yetiştiriciliği destek programları aracılığı ile devlet desteklerinden de yararlanabiliyorlar.
Çok eski zamanlardan beri severek tüketilen bitkiler arasında yer alan şapkalı mantar; günümüzde “kültür mantarı yetiştiriciliği” sayesinde kolaylıkla ulaşılabilir hale gelmiştir. Girişimcilik fikirleri arasında en çok rağbet görenlerden biri olan mantar yetiştirme iş fikri; mantarların gerekli koşullar sağlandığı takdirde suni ortamlarda da yetiştirilebilmesine dayanmaktadır.
Günümüzde doğada doğal olarak yetişen mantarların hızla tükenmesi, mantar yetiştirme için suni ortamların hazırlanması gereksinimini doğurmuştur. Suni ortamlarda gerekli nem ve ısı dengesi oluşturularak yetiştirilen mantarlara “kültür mantarı” adı verilmektedir.
Kültür mantarları temiz ve zehirsiz olmaları nedeniyle tüketiciler tarafından da büyük rağbet görmektedir. Birçok yemekte kullanılan mantar, kültür mantarı yetiştiriciliği sayesinde istenildiği zaman bulunabilmektedir. Bu nedenle yeni iş sahibi olmak isteyen girişimciler mantar yetiştirerek bol satış yaparken; tüketiciler de daha sağlıklı ve ucuz mantar yeme şansını yakalamaktadır.
Bu alana yeni giren kişilerin mantar yetiştirme tekniğini iyi öğrenmeleri gerekiyor. Mümkünse konu ile ilgili uzmanlardan fikir ve destek alınması öneriliyor. Kültür mantarı yetiştiriciliği yapılacak olan yerin hem ısıtma izolasyonuna hem de havalandırma, ısıtma, soğutma ve nem durumunu ayarlama tekniğine sahip olması önem taşıyor. Bu unsurların eksiksiz yerine getirilebilmesi için havalandırma, klima, higrometre, pülverizatör, termometre ve zaman saati gibi ekipmanların kullanıldığı durumlar da söz konusu olabiliyor. İşletmenin kurulacağı yerin yol, su ve elektrik alt yapısının uygunluğuna ve 2 km’den daha yakın mesafede tavukçuluk işletmesinin bulunmamasına da dikkat edilmesi gerekiyor. İşletmenin yakın çevresinde fazla ağaç olmaması, eğer kompost üretimi dışarıda yapılacaksa ağaç yapraklarının kompostun üzerine düşmemesi öneriliyor. Ayrıca yerleşim alanının yoğun olduğu yerlerde kompost yapımı sağlık açısından sakıncalı olduğundan kompost yapımının şehir dışında gerçekleştirilmesi ve kültür mantarı yetiştiriciliği yapılacak olan işletmenin tarım için elverişli olmayan araziler üzerinde konumlandırılması gerekiyor.
Kültür mantarı yetiştiriciliğine başlanırken yetiştirme yerinin özellikleri, üretimin mevsimlik mi sürekli mi yapılacağı gibi bazı faktörlerin göz önünde bulundurulması önem taşıyor. Mantar yetiştiriciliğinde kasa, ranza ve plastik torba olarak bilinen 3 farklı sistem kullanılabiliyor.
Kasa yetiştiriciliğinin kültür mantarı yetiştiriciliğinde en çok tercih edilen yöntem olduğu biliniyor. Kasalar üst üste dizildiği için yetiştiricilik yapılması amacı ile kullanılan alandan maksimum düzeyden yararlanmayı mümkün kılıyor.
Ranza yönteminde tüm işlemlerin yetiştirme odasında yapılması nedeni ile yetiştirme dönemi uzuyor ve yıllık üretim sayısı azalıyor.
Plastik torba yetiştiriciliği daha çok amatör kültür mantarı yetiştiriciliği yapan kişiler tarafından tercih ediliyor. Eğer kültür mantarı yetiştiriciliği yapacak olan girişimci bu iş için yeni bir tesis kurmayacak ise kültür mantarı yetiştiriciliği için kullanacağı alanı seçerken bazı özelliklerin bulunmasına dikkat edilmesi öneriliyor. Seçilecek olan yerde aydınlatma, ortam nemlendirmesi, havalandırma ve temizlik için gereken su ve elektrik türü enerji kaynaklarının bulunuyor olması gerekiyor. Yapının kültür mantarı yetiştiriciliği yapılması için gereken nem ortamının sağlanabilmesi için ıslatmaya uygunluğu açısından tamamen betonarme olması önem taşıyor. Tabanda atık suyun gideceği bir kanalın ya da suyun toplanıp alınacağı bir çukurun bulunması da aranılan özellikler arasında yer alıyor. Ayrıca ideal tavan yüksekliğinin de en az 2,50 metre olduğu biliniyor.
Doğada belli mevsimlerde iklim koşullarına bağlı olarak kendiliğinden yetişen mantarlar; ısı, havalandırma, nem ve uygun besi ortamı gibi konularda gerekli koşulların sağlanması durumunda yıl boyu üretilebiliyor. Kültür mantarı yetiştiriciliği yapılacak yerlerin neminin, ısısının, havalandırmasının ve ışıklandırmasının kontrol altına alınabilen özellikte olması gerekiyor. Soğuk hava depoları, bodrum katları ya da seralarda da yapılabilen kültür mantarı yetiştiriciliğinin maddi anlamda değeri olması için çok küçük bir alanda yapılmaması öneriliyor.
Genelde loş, serin ve nemli yerlerde yetişen mantarın yıl boyu optimum üretiminin sağlanabilmesi için gelişme sıcaklığının sağlanması gerekir. Bunun için yazın soğutma kışın ısıtma sistemlerine gerek duyulabiliyor. Ayrıca üretim alanlarında biriken kirli havanın dışarı atılıp temiz havanın içeri alınabilmesi için havalandırma sistemine ihtiyaç duyuluyor. Kültür mantarı yetiştiriciliğinin yapılacağı yerlerde hijyenik koşullara da üst düzeyde dikkat edilmesi önem taşıyor. Kültür mantarı yetiştiriciliğinin binanın içerisinde veya yakınlarında hem kirliliğe hem de hastalık ve zararlılara yataklık edebilecek ev atıkları, kanalizasyon, gübre gibi materyallerin veya kümes, ahır gibi hayvancılık yapılan alanların bulunmamasına dikkat edilmesi gerekiyor. Yer seçiminde işletme giderlerinin en düşük karlılığın en yüksek olacağı yerin tespit edilmesi kültür mantarı yetiştiriciliği yapan kişilerin kazancında artış sağlıyor.
Mantarlar diğer bitkiler gibi tohumla üretilmiyorlar. Mantarın şapkasının alt kısmında yer alan lameller üzerinde oluşan sporlar, özel besin ortamlarında çimlendirilerek misel elde ediliyor. Kültür mantarı tohumu olarak yanlış bir adlandırma ile karşı karşıya kalan bu üretim materyalleri aslında değişik tahıl danelerine sardırılmış bu misellerden oluşuyor. Özel laboratuvarlarda steril koşullarda üretilen miselleri üreticiler misel üreten konuda uzmanlaşmış kuruluşlardan temin edebiliyorlar.
Kültür mantarının beslenmesi için gereken organik maddelerin ayrıştırılması ve bazı besin elementlerinin eklenilmesi sonucu Kompost elde ediliyor. Kültür mantarı yetiştiriciliğinde daha çok değişik bitkisel kaynaklı ham materyaller ile hazırlanan yapay kompost kullanılıyor. Kompost yapımında kullanılan materyaller arasında çeltik sapı, buğday sapı, parçalanmış mısır koçanı gibi materyaller bulunuyor. Fermantasyon ve pastörizasyon gibi aşamaları bulunan kompost hazırlandıktan sonra, kültür mantarı sporlarından laboratuvar koşullarında buğday tanelerine sardırılan misel tohumları komposta karıştırılarak torbalanıyor.
Kompost torbalarının yerleştirilmesinden önce odanın ranzalarının, yerlerinin yıkanması ve formaldehit ile dezenfekte edilmesi gerekiyor. Ranzalara yuvarlak torbalar halinde hazırlanmış olan kompost düzeltilip bastırıldıktan sonra, tornaların uç kısımları dışa kıvrılarak yerleştiriliyor. Kompostların yüzeyi nem kaybının önlenebilmesi için baskısız kağıtlar ile kaplanıyor. Örtü kağıtları serildikten sonra yüzeyleri kuru kalmayacak ancak kağıt üzerinde göllendirme olmayacak şekilde sabah akşam sisleme yöntemi ile nemlendiriliyor. Bu süreçte kompost iç sıcaklığının 24 -27 derece olacak şekilde sık sık kontrol edilmesi gerekiyor. Misel gelişimleri 13 derece altında ve 30 derece üzerinde canlılık fonksiyonlarını kaybetmeye başladığından kompost iç ısısının 27 derecenin üzerine çıkması durumunda klima ile soğutma yapılarak indirilmesi gerekiyor. Ayrıca yeşil küf oluşmaması için kuluçka döneminde 4 – 5 günde bir havalandırma yapılması öneriliyor.
Misel ön gelişmesini tamamlayan mantar misellerinin baş bağlama aşamasına geçilebilmesi için kompostun üzerine örtü toprağı seriliyor. Kuluçka döneminden yaklaşık 15 gün sonra torbaların üzerine serilen örtü toprağı hem mantarın ihtiyaç duyduğu suyun temin edilmesini hem de hastalıklardan korunmasını sağlıyor. Yuvarlak torbalarda her torbaya eşit miktarda örtü toprağı serilebilmesi için eşit ölçülerde kaplar kullanılıyor. Doldurulan kaplarda misel sargısı tamamlanmış torbaların üzerine her bölgesi eşit yükseklikte olacak şekilde fazla bastırılmadan 4 – 5 cm yüksekliğinde olacak şekilde örtü toprağı seriliyor. Bu süreçte kompost iç sıcaklığının ortalama 24 – 26 derece arasında olması gerekiyor.
Örtü toprağı serildikten sonra 9 gün sonra tırmıklama yapılıyor. Bu aşamada toprak kompost tabakasına kadar iyice karıştırılıyor. Bu işlemin parmak uçları ile toprağa fazla bastırılmadan yapılması gerekiyor. Tırmıklama bittikten sonra toprağın eşit kalınlıkta ve aynı seviyede bırakılması gerekiyor. Böylece düzgün misel gelişimi ve üretime artış sağlanabiliyor. Tırmıklama işleminden sonraki 3. Gün oda havalandırması otomatik konumda çalışmaya bırakılıyor ve bundan sonraki aşamalarda kompost iç sıcaklığı yerine oda iç sıcaklığı önem kazanıyor.
İçerdiği protein, mineral ve vitamin çeşitleri sayesinde sağlıklı beslenmenin vazgeçilmezleri arasında yer alan kültür mantarlarının besin değerleri, yetiştirildikleri ortama ve çeşitlerine göre değişiklik göstermektedir.
Kültür mantarı yetiştirmek için mantar yetiştirilecek alanın nem ve sıcaklık dengesinin mutlaka oluşturulması gerekir. Nem ve sıcaklık dengesini sağlamak kolay değildir; kültür mantarı yetiştiriciliği ile ilgili birçok uzmanlık programı ve kurs açılmaktadır. Bu işi profesyonel olarak yapmak isteyen kişilerin eğitim alması başarı oranlarını da toplum sağlığını da iyileştirecektir. Bu nedenle bu alanda yatırım yapmayı düşünüyorsanız ilk olarak kültür mantarı yetiştiriciliği ile ilgili eğitim almanızı öneriyoruz.
Kültür mantarı yetiştirirken dikkat edilmesi gereken diğer bir unsur da ortamın hijyeni kliğinin saptanmasıdır. Kültür mantarlarının oldukça hassas yapıya sahip canlılar olduğu unutulmamalı ve bu nedenle kötü şartlardan etkilenmelerinin engellenmesi adına mantar üretimi ortamı her daim temiz tutulmalıdır. Ortam temizliği için birçok faktör eş zamanlı hesaba katılmalıdır; üretim bölgesine az kişi girmeli ve ortam girişlerinde dış ortamda dolaşılan kıyafetler çıkarılmalıdır.
Kültür mantarı üretilen alanların dış ortam ile bağlantısının kesilmesi kültür mantarı yetiştiriciliğinin en önemli unsurlarından biridir. Kültür mantarı hasat zamanı da en az mantarların yetiştirildiği süreç kadar hassasiyetle planlamalıdır. Mantarların hasat zamanlarında kompost ve toprakta kök bırakılmamaya özen gösterilmelidir. Kompostların sağlığı yakından takip edilmeli ve bu maddelerde küf bulunması halinde tüm kompost etkilenmeden müdahale edilmelidir.
Gerekli Olan Malzemeler
Yetiştirme Aşamaları
Mantarların yetişmesi ve büyümesi için ölmüş bitki ve organik maddelere ihtiyaçları vardır. Mantar yetişirken bu besinleri almak için “kompost” adı verilen bir ortamın hazırlanması gerekir. Kompost mantarın gelişmesini kolaylaştırırken; mantara zarar verecek maddelerin uzaklaştırılmasını sağlayan bir ortam olarak tanımlanabilir.
Kompost oluşturmak için at gübresi, bitkisel atıklar, azot zengini organik ve inorganik materyaller, karbonhidrat zengini katkılar, alçı ve kireç gibi mineraller ideal oranlarda birleştirilip parçalanmalıdır. Mantarların bu karışımdaki besinleri alması için besinlerin emilimi kolay olmalıdır.
Mantar üretimi diğer bitkilerden farklı olarak tohum ile değil, değişik tahıl tanelerine sardırılmış miseller ile yapılıyor. Misel üretimi özel koşullarda gerçekleştirilebildiğinden kültür mantarı üreticiliği yapan kişiler miseli bu işi yapan kamu kuruluşlarından veya özel kuruluşlardan temin edebiliyor. +4 derecede saklanması gereken miseller uygun olmayan koşullarda kısa sürede bozulabiliyor. Pastörize ya da kimyasal yollar ile dezenfekte edilen ve sıcaklığı 20 – 25 dereceye düşen kompostta misel ekimi yapılabiliyor. Bu nedenle kompost önceden temizleniyor. 80 – 100 kg komposta 500 gram hesaplaması ile misel serpiliyor. Miseller komposta hafifçe sarılıp dağılması sağlanıyor. Miselin ön gelişme aşamasında oda sıcaklığının 20 -24 derece, nem oranının % 80 - % 90 aralığında tutulması gerekiyor. Bu şekilde ekimi yapılan kompost plastik torbalara dolduruluyor.
Uygun koşulların sağlanması durumunda 16 – 18 günde miseller kompostu sarıyor ve kompostun rengi açık kahverengiye dönüşüyor. Bu sürede misellerin iyi gelişmemesinin nedenleri arasında; kompostun kuru ya da aşırı ıslak olması, kompost iç sıcaklığının 30 derecenin üzerine çıkması, kompostun iyi hazırlanmaması, kompostun pastörizasyonunun yapılmamış olması, kompostta misele zarar veren hastalıkların ya da zararlıların olması, oda sıcaklığının düşük olması yer alabiliyor.
Mantar miselleri ön gelişmesini tamamladıktan sonra kompostun örtü toprağı konulması gerekiyor. Bu işlem yapılmadan da mantar yetiştirilebilse de örtü toprağı kullanılmasının verimi artırdığı biliniyor. Örtü toprağı kompostun kurumasını önlediği gibi kültür ortamını dışarıdan gelebilecek olan hastalıklara karşı da korumuş oluyor.
Kültür mantarı yetiştiriciliği maliyeti tercih edilen üretim kapasitesine göre değişiklik gösteriyor. Üretim yerinde ihtiyaç duyulan raf düzeni, havalandırma ve iklimlendirme sistemleri de maliyetin belirlenmesinde etkili olan faktörler arasında yer alıyor. Başlangıç için ortalama 50.0000 TL civarı bir sermaye ihtiyacı olan kültür mantarı yetiştiriciliği sonucu elde edilen ürün 5 – 15 TL arası kilogram fiyatlarından satılabiliyor.
Kültür mantarının üretim aşamalarına göre olması gereken ideal nem oranları farklılık gösteriyor. Uygun nem durumu ayarlanamadığı takdirde bakteriyel ve mantar hastalıklarının, ürünün kalitesini düşürüp tüketiciye sunulamayacak hale getiren hastalıkların oluşma ihtimali kültür mantarı yetiştiriciliğinin zorlukları nelerdir sorusunun ilk sıradaki yanıtı olarak kabul ediliyor.
Mantarların hasadı genel olarak örtü toprağının örtülmesini takip eden 20 – 22. günde başlıyor. Bu süre örtü toprağının kalınlığı, tırmıklama yapılıp yapılmadığı ve ortam koşulları gibi etkenlere göre değişiklik gösterebiliyor. Örtünün kalın serilmiş olması hasada başlama süresinin uzamasına neden oluyor. Ancak örtü kalınlığının yetersiz olması da mantarların küçük ve cılız olması sonucunu doğuruyor.
Birden fazla üretim odası bulunan işletmelerde hasada en yeni odadan başlanması ve en eskiye doğru sıra ile sürdürülmesi öneriliyor. Böylece üretime daha önce girmiş olan eski odalarda oluşabilecek olan hastalıkların ve zararlıların, yeni üretime başlamış odalara taşınmasının önlenmesi amaçlıyor. Hasat süresi kullanılan çeşide, üretim planına ve üretim sistemine göre değişiklik gösterebiliyor.
Kültür mantarının orta büyüklükte, şapka lamelleri açılmadan ve sık dokulu iken toplanması gerekiyor. Çok küçük mantarların toplanması verim kaybına neden olabiliyor. Toplanan mantarın hafif bastırılarak, şapkanın kendi çevresinde dikkatlice döndürülmesi ile hasat edilmesi ve bu esnada yanlardaki daha küçük mantarların zarar görmemesine özen gösterilmesi gerekiyor. Yerinden kopmuş mantar büyümeye devam edemeyeceği için küçük mantarlara verilen zarar verimde kayıp anlamına geliyor. Mantar hasadı hem elle hem de makine ile yapılabilmesine rağmen elle yapılan hasatta toplanan mantarın kalitesinin daha yüksek olduğu kabul ediliyor.
Hasat edilen mantarların bekletilmeden soğuk hava deposuna taşınması ve kısa süre içerisinde 2 – 3 dereceye kadar soğutulması, mantarların raf ömrünün uzatılmasında etkili oluyor. Ayrıca hasat işleminden sonra sap artıklarının da üretim alanından uzaklaştırılması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde hastalıklara ve zararlılara yataklık edebilecek olan bu artıkların üretim alanında kalması zararlı sonuçlara yol açabiliyor.
Kültür mantarı içerdiği % 88 - % 91 oranındaki suyun yanı sıra insan beslenmesi için gerekli olan proteinler, B kompleks vitaminler ve minerallerce de zengin bir besin olması nedeni ile oldukça fazla tüketiliyor. Folik asit yönünden çok zengin olan mantar anemi hastalıklarının iyileştirilmesinde yararlı oluyor. Düşük karbonhidrat ve yağ oranına bağlı olarak kalp ve damar hastalıkları olanların, kandaki şeker düzeyini düşürebilmesi nedeni ile diyabet hastalığı olanların mantar tüketmesi öneriliyor. Hem sağlıklı hem lezzetli bir besin olan mantara gösterilen ilginin artması kültür mantarı yetiştiriciliğine duyulan ihtiyacın ve yatırımcıların bu alana olan ilgisinin de artmasına neden oluyor. Ülkemizdeki en popüler sektörler arasında yer alan kültür mantarı yetiştiriciliği oldukça iyi bir kazanç sağlasa da küçük işletmeler sektörde faaliyet gösteren büyük firmalar ile rekabet etme konusunda zorluklar yaşayabiliyorlar. Karlı iş fikirlerinden biri olan kültür mantarı yetiştiriciliğine yatırım yapmak isteyen girişimcilerin bu işten büyük bir gelir elde etmeyi hedeflemesi durumunda ciddi bir yatırım yaparak büyük ölçekli bir işletme kurması daha etkili sonuçlar almasını sağlayabiliyor. Bunun yanı sıra daha küçük sermayeler ile başlamak isteyenler için kültür mantarı yetiştiriciliği maliyeti 5.000 TL civarında oluyor. Küçük miktarlar ile başlayan kişiler için de kültür mantarı fiyatı ve buna bağlı olarak sağladığı gelir nedeni ile az sermaye ile yapılacak karlı işler arasında yer alıyor.
Türkiye’de en yüksek gelir sağlayan mantar türleri arasında beyaz şapkalı mantar ve istiridye mantarı yer alıyor. Ülkemizde çok fazla popüler olmamakla birlikte yurt dışında oldukça fazla tüketilen istiridye mantarı Türkiye’deki girişimcilere istiridye mantarı ihracatı kapısını da aralıyor. Sermayesi düşük karlılığı yüksek olan istiridye mantarı kısa sürede de yetişiyor olması dolayısı ile karlı iş fikirleri arayan girişimciler için cazip iş fırsatları arasında yer alıyor. Doğada en çok kayın ve kavak ağacının köklerinde, serin, nemli, karanlık ve oksijeni bol ortamlarda yetişen istiridye mantarının en ideal yetişme koşullarının doğadakine yakın koşullar olduğu biliniyor. Antioksidan açısından en zengin besinlerden biri olan istiridye mantarı gerekli spor, kompostlar ve yumurtalar sayesinde yaklaşık bir buçuk aylık bir sürede yetiştirilebiliyor. İstiridye mantarı aynı zamanda kurutulmuş olarak yurt dışına da ihraç edilebiliyor. İstiridye mantarı yetiştiriciliği yapan girişimciler ürettikleri istiridye mantarını kendileri satıp kendi pazarlarını oluşturabilecekleri gibi, büyük firmalar ile anlaşarak ürünlerini onlara da satabiliyorlar.
Kültür mantarı yetiştiriciliğinde üretim aşamalarına göre uygun olan ideal nem oranı ve sıcaklık seviyesinin mutlaka ayarlanması gerekiyor. Aksi takdirde bakteriyel ve mantar hastalıkları, şekil bozuklukları ve küfler gibi ürünün kalitesini düşüren hatta tüketime sunulmayacak hale getiren hastalıklar oluşabiliyor. Paraziter olmayan ya da parazit tarafından oluşan pek çok hastalık bulunuyor. Torba sistemi ile mantar yetiştiriciliği yapıldığında torbalarda hastalık ya da zararlar oluşması durumunda tedavi yoluna gidilmesindense torbanın hemen üretim alanının dışarısına çıkarılması gerekiyor.
Kültür mantarı yetiştiricilerini karşılaştığı hastalıkların sebepleri şu şekilde sıralanabiliyor:
Kültür mantarı yetiştiriciliği yapan girişimciler bazı noktalara dikkat ederek bu durumların önüne geçebiliyorlar. Bunun için kompostun hazırlandığı yerin tabanı ile üretim odalarının kolayca temizlenebilecek şekilde inşa edilmiş olması gerekiyor. Kompost hazırlamada çalışan kişilerin üretim odalarına girmesinin sakıncalı olduğu ve bu yolla hastalıkların bulaşabildiği biliniyor. Bu kişilerin üretim odalarına ancak yıkanıp elbise ve ayakkabı değiştirdikten sonra girmesi gerekiyor. Kompostun hazırlanması esnasında katkı maddelerinin ve aktivatör maddelerin aynı oranda dağıtılmasına ve kompostun çok iyi havalandırılmış olmasına dikkat edilmesi öneriliyor. Ayrıca pastörize ve üretim odalarının ısı ve nem durumlarının çok iyi ayarlanmış olması büyük önem taşıyor. Tesisin kuruluşu esnasında ısı ve nem yalıtımına dikkat edilmesi, üretim odalarının ve servis koridorlarının temiz olup dezenfekte ediliyor olması karşılaşılabilecek sorunların önlenmesinde etkili oluyor. Üretim odalarına yerleştirilen kompostun ne kadar temiz ve hastalıksız olduğuna bağlı olarak alınacak verim de artıyor. Kompostun hazırlanması aşamasında kompostun fiziki ve kimyevi tahlillerinin yapılması, eksik olan maddeler için zamanında müdahale edilmesi ayrıca sağlıklı ve taze misel kullanılması da önem arz ediyor.